“Züccaciye” NerdenGeliyo?
“Tuhafiye“den bile tuhaf olan “züccaciye” kelimesi tabak, çanak, kap kacak satan dükkanlar için kullanılır. Bir de Cem Yılmaz’ın bir filminde bahçe cücesi satan “cüccaciye” dükkanı var; henüz filmi izleme şansımız olmadı ama “cüccaciye” kadar müthiş bir kelime oyununu anmadan edemedik.
Arapça‘dan ithal “züccaciye“nin kökünde, “cam“, “sırça” anlamına gelen “zücac” kelimesi var. Kökleri Aramice‘ye dayanan bu kelime, insan üretimi ilk cam gibi Orta Doğulu. Doğada bulunan volkanik cam “obsidyen“i henüz Taş Devri‘nde işlemeye başlayan atalarımız, kum ve ateşle cam üretmeyi ise M.Ö. 3500 civarında, Mezopotamya ve Mısır arasındaki bölgede keşfetmişler.
“Zücac” cam olunca, “züccaciye” de “camdan eşya” demek oluyor. Arapça köke bakacak olursak kelimenin doğru yazımı “zücaciye” olurdu ama meslek adlarında bir harf ikileme huyumuz var: “bakla” ile aynı kökten gelen “bakkal“, “ıtır” ile aynı kökten gelip, “attar“dan evrilmiş olan “aktar” örneklerinde olduğu gibi “zücac“ın ortasındaki “c” harfini ikilemişiz.*
“Züccaciye” satıcısına “züccaciyeci“, görselde görülen üreticisine ise “zücaci” deniyor. Tabii günümüzde bu eski kelime yerine “cam ustası“nı kullanıyoruz. 🍸
* Kaynak: Nişanyan Sözlük, “zücaciye” maddesi