“Patavatsız” NerdenGeliyo?
“Patavatsız“ın nereden geldiğini bilmiyoruz. Diyeceksiniz “e o zaman niye ‘patavatsız‘ kelimesini seçtiniz“? Patavatsızız da ondan. Aklımıza geleni düşünmeden yazıveriyoruz.
Dilimizde bazı esrarengiz kelimeler var. Mesela geçenlerde işlediğimiz “mutlu“. “Mutlu” olmak için “mut“u arayan “mutsuz” kalır çünkü böyle bir kelime yok. Yani en azından “mutluluk” ile alakalı bir “mut” yok ortada.
Aynı şekilde “patavatsız“ın peşine düştüğümüzde, “patavat” diye bir kelimenin varolmadığını görüyoruz. Güvendiğimiz kaynakların her biri birbirinden “patavat“sız. Ne garip değil mi?
Hadi “mut” tek hece; belki sonundaki “lu” hecesi Türkçe‘de “beraberinde, yanında olma” durumunu anlatan “-li” eki değil de, öyle kendi halinde bir ses diyelim… “Patavatsız“daki “sız” için aynı şeyi söylemek mümkün mü? Koskoca “patavat” nasıl kaybolur, nereye gider?
TDK‘nın Anadolu Ağızları sözlüğünde “patavat“ın yakınlarında gezinirken, “pata” ve “patat” kelimelerinin çeşitli bölgelerde “dilsiz, kekeme, peltek” anlamında kullanıldığını gördük. Ve aklımıza Osmanlıların kimi zaman kelimelerden Arapça eklerle yeni kelimeler türettikleri geldi: Geçenlerde işlediğimiz, Arapça “felek“ten Osmanlıların türettiği “felaket” gibi.
İster misiniz “patavat” da “patat“tan Arapça çoğul ekiyle türettiğimiz bir kelime olsun? “Edat” ve çoğulu “edevat” gibi? Biz çok isteriz.
Çünkü eğer “patavat” konuşurkenki teklemeleri, tutukluğu ifade ederse, “patavatsız” da hiç teklemeden, sözünü sakınmadan konuşan kişi anlamına gelir. Bugün biraz patavatsızca yazmış olabiliriz ama suçu kanıtlanana kadar herkes masumdur. “Patavat“ı bulup getiren okurumuza bu maddede yer de açıyoruz şimdiden, daha ne yapalım? 😉
*Bize patavatsızca “patavat” diyen sevgili okurumuz Ahmet Bağoğlu’na teşekkürlerimizle.