“Süveter” NerdenGeliyo?
“Süveter” giyme huyunuz var mı? Hani şu çaktırmadan acayip ısıtan kolsuz kazaktan bahsediyoruz. “Kolsuz” derken biz Türkçe konuşanlar için “kolsuz“.
Zira “süveter” kelimesi anavatanında “kolsuz kazak” anlamına gelmiyor: İngilizce‘de “terlemek” anlamındaki “to sweat” fiilinden türetilmiş “sweater“, “terleyen kişi” veya “terleten giysi” anlamına geliyor. İngilizlerin “sueta” gibi-gibi telaffuz ettikleri bu kelimeyi biz nasıl “süveter” yapmışız derseniz; “sweater“in İngilizce söylenişinden değil, Türkilizce okunuşundan yola çıkmışız.
Esasen sporcuların (özellikle de kürekçilerin) ısınmak, terlemek için giydikleri “sweater“, bir nevi eşofman üstüymüş. Bugün ise bu kelime İngilizce‘de “kazak” anlamında kullanılıyor. Bizdeki kolsuz “süveter“in İngilizcesi ise “sweater vest” yani “kazak yelek“.
Başka dilden aldığımız bir kelimeye, anadilinde bile olmadığı kadar belirli, sınırlı anlamlar yüklememiz ilginç değil mi? Bizde zaten “kazak” kelimesi var “sweater“i karşılayan. Kolsuzu için “yelek” desek olmaz, o “hırka“nın kolsuzu… Geriye tek bir yün üstlük cinsi kalmış ismi netleşmeyen: “kolsuz kazak“. Ona da İngilizin kazağını uygun görüp “süveter” demişiz.
* Bugün bize “süveter” giydiren sevgili Instagram okurumuz @byzantino’ya teşekkürlerimizle!