“Vejetaryen” NerdenGeliyo?

“Vejetaryen” olacak kadar sofistike biriyseniz kendinize “vejeteryAn” demiyorsunuz değil mi? Aman ha!

Vejetaryenlik türümüz için yeni bir fikir sayılır. Kelime 1800’lerde, Sanayi Devrimi bolluğundan doğmuş. Yani et yok diye ot yemekle vejetaryen olunmuyor; et yemeyi kasten reddetmek lazım. Doğası gereği otla beslenen, sığır veya zürafa gibi “otçul” türler de vejetaryen sayılmıyor.

İnsan da aslında “omnivor” (Latince omnis: “her” + vorare: “yemek”) yani hem et hem ot yiyebilecek şekilde evrilmiş bir hayvan ya… “Ben artık diğer hayvanları yemiycem arkadaş” diyen, doyuracak bitki bulabilen medeni insana “vejetaryen” diyoruz işte.

Kelimenin “vejet” kısmı, sebze/bitki anlamındaki Fransızca “végétable”den geliyor. Sondaki “-aryen” eki de aslen “-e dair / ait” fikrini veriyor. “Veje”nin içinde “canlı, diri olmak” anlamındaki Latince “vegere” fiili var. Şair burada “bitki”yi taştan, mineralden ayıran canı kastetmiş.

Gerçi “vejetaryen”lik artık pek konuşulmuyor biliyorsunuz. Devir “vegan” devri. 1944 çıkışlı bu yepyeni kelime de bırakın hayvan etini; süt, yumurta, peynir türevi hiçbir hayvansal gıdayı tüketmeyen insanları anlatıyor. Afiyet olsun. 🐂😱🥗😋

*Bize “vejetaryen” diyen okurumuz @byzantino’ya teşekkürlerimizle.