“Sekreter” NerdenGeliyo?

Size bir sır vereceğiz. Bu sırrı saklamayı becerirseniz sekreterimiz olacaksınız.

Zira “sekreter” kelimesi, Latince‘de “sır“, “giz” anlamına gelen “secretum“dan geliyor. Bu isim de “secernere” fiilinden gelmiş. “Se” ön eki eylemi kişinin kendisine döndürüyor. “Cernere” de “ayırmak, ayırt etmek” demek. Yani “secernere” demek “kendine ayırmak, kendine saklamak” demek. Hani sırrın İngilizcesi “secret” var ya… İşte o sırrı saklayan, “kendine ayıran” güvenilir kişiye “secretary” yani bizdeki adıyla “sekreter” diyoruz.

“Sekreter“e alternatif olan Fransızca “asistan” kelimesi “destek” kavramıyla, Arapça “kalem” kelimesi “söylemek, ifade etmek” ile, “katip” ise “yazı yazmak“la alakalı. Bir de Türkçe “yazman” var. “Sekreter” de yazı kavramıyla birlikte anılmış ama “gizlilik” fikriyle eşanlamlılarından ayrılmış.

Orta Çağ sonlarında ortaya çıkan “sekreter” kelimesi, kralların güvenilir, özel kalemlerini anlatmış. Sonraları devlet büyüklerinin özel katiplerine de “sekreter” denmiş. Anlayacağınız bize filmlerin ve popüler kültürün dayattığı “erkek patronun kapısında el pençe divan duran gözlüklüklü seksi dişi yardımcı” tiplemesi hem nispeten yeni, hem de bir erkek fantezisi. Yani kadın fantezisi de olabilir tabii, orasına biz karışamamayız.

Neticede “sekreter” kelimesinin anlattığı kişi, gizli belgelerinizi güvenle teslim edeceğiniz, yazdıracağınız profesyonel oluyor. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri kaç devletin sırrıyla, derdiyle meşgul düşünün artık… 😉