"Elektrik" NerdenGeliyo?

“Elektrik” NerdenGeliyo?

İnsanoğlu, bugün “elektrik” diye bildiğimiz o esrarengiz gücü muhtemelen ilk kez suyun içinde tecrübe etmiş. Yaklaşık 5000 yıl önce “elektrikli yılan balığı“nın gazabına uğrayan Antik Mısırlılar, yazılarında ondan “Nil’in gök gürültücüsü“, “balıkların koruyucusu” diye bahsetmişler.

elektrikliyilanbaligi

“Elektrikli yılan balığı” isminin hakkını verirken (giphy.com)

 

Doğada “elektrik” ile hep içli dışlı olmuşuz* ama ona bir isim vermeyi ancak 1600‘de William Gilbert adlı İngiliz fizikçi akıl etmiş. Doğal çekim gücüne sahip “manyetit” (mıknatıs taşı) ve sürtünmeyle çekim gücü sağlayan çam reçinesi “kehribar“ı inceleyen Gilbert; statik elektrik yüklenen objeler için “electricus” (tr. okunuşu: elektrikus) diye bir sıfat icat etmiş.

Evet, Bay Gilbert belki biraz sallamış ama destekli sallamış: “Electricus” kelimesi Latinceelectrum“dan, o da Yunanca‘da “kehribar” anlamına gelen “elektron“dan geliyor. “Kehribarımsı / kehribardan” anlamındaki yapay Latince “electricus” da bu vesileyle bizim “elektrik” kaynağımız olmuş. 😉


* Yıldırım ve elektriğin ilişkisini ilk sorgulayanlarsa Araplar olmuş. Onları 3 asır sonra 1752’de bir uçurtma, bir anahtar ve birkaç bulutla haklı çıkaran da, Benjamin Franklin.

** İngilizce “electric” kelimesi, özünde kehribarımsı maddeleri tanımlayan bir sıfat. “Elektrik yüklenebilen, elektrikle çalışan”  anlamındaki “electrical” sıfatının kısaltılmışı olarak da kullanılan (ör: electric guitar) kelimenin isim hali “electricity”. Biz ise “elektrik” kelimesini isim olarak kullanıyor ve “elektrikli” şeklinde sıfatlaştırıyoruz.