“Amin” NerdenGeliyo?

Dünkü anketimizde Türkçe “kuzey” ve Arapça “amin” kelimelerini çarpıştırdık ve iman gücü kazandı! Aslında biz “kuzey”in hikayesini daha ilginç buluyorduk ama olmayacak duaya amin demişiz meğer.

Zira “amin” bir dua kelimesi biliyorsunuz. Bizler Türkçede “amin” diyoruz, Hollywood filmlerinde “eymen” diyorlar; kimisi de “amen” diyor. Öyle camide kilisede sinagogda olmak da pek bir şey fark ettirmiyor, herkes aynı kelimeyi kendi meşrebince zikrediyor!

Peki tüm bu “amin”lerin kaynağı neresi? İbranice ve Arapçanın ait olduğu Sami dil ailesindeki a-m-n kökü. Bu kök “güvenilir, sadık ve EMİN olma” fikirlerini vermiş. İbranice “amen” dualarda “doğrudur”, “öyledir” anlamında, duayı tasdik amaçlı kullanılmış. Sonra sırasıyla Hıristiyanlar ve Müslümanlar da bu kelime ile bitirmişler dualarını.

Daha geçenlerde “melek” kelimesini işlerken de gördüğümüz gibi, üç büyük Semavi dinin benzerlikleri farklılıklarından çok desek yeridir. Fakat ademoğlunu nasıl toplarsan topla, bölünecek bir fark buluyor galiba…

İbranice ve Arapçanın ortak kökü a-m-n’den dilimize ulaşan diğer kelimeleri tahmin edebildiniz mi? “Emin” misiniz? “İman” sahibi bir “mümin” olarak “yemin” edebilir misiniz? “Emniyet”i “amansızca” elden bırakmadığınıza dair bizi “temin” edebilir misiniz? O zaman Allah’a “emanet” olun. Amin! 🕌⛪️🕍