"Zarf" NerdenGeliyo?

“Zarf” NerdenGeliyo?

Zarf atmak” diye garip bir deyimimiz var hani:  Birine bir şeyi düşündürmek ya da yaptırmak için lafı dolandırma durumu… Mesela “rica etsem şunu taşımama yardım eder misin?” demek yerine, kendi kendine konuşuyormuş gibi “öff, pöff, ay bugün de ne yoruldum, of yanlarım…” diye yakınmak, 3. kalite bir zarf atışı olurdu.

Kendini muhatabından daha uyanık görenlerin başvurduğu bu manipülasyon tekniğimize neden “zarf atmak” demişiz? Tahmin edebileceğiniz gibi, mesajımızı açık bir şekilde teslim etmek yerine, bir kılıfa koyarak içeriği aklımızca daha çekici kıldığımız için.

Tevekkeli değil, bizim “mektup kılıfı” olarak kullandığımız “zarf“, Arapça‘da aynı zamanda “güzellik, zarafet” anlamına geliyor ve “zarif” sıfatının kardeşi.

Zarf atmak” ucuz veya kötü diye, “zarf“ı da atmalı mıyız bir kenara sizce? Nezaket, üslup, görgü… Bunlar da “zarf” sayılmaz mı? “Zarf atmak“taki sıkıntı sanki “zarf”tan ziyade işin “atma” kısmında. Zarfı elden, içtenlikle* teslim etmeli, öyle atıp kaçmamalı. 😉


* Türkçe dersinde karşımıza çıkan “zarf” ise bir şeyin nasıl, ne şekilde yapıldığını belirten kelimelere deniyor. Mesela son cümledeki “içtenlikle” kelimesi de bir “zarf”: eylemin şekli, tarzı, içine girdiği “kılıf”.