"Vasistas" Nerden Geliyo

“Vasistas” NerdenGeliyo?

18. yy Orta Avrupası‘ndayız. Hava karardıkça soğumakta. Kurda kuşa yem olmamak için, biraz ötede tüten bacaya doğru yürüyoruz. Han gibi duran mekanın kapısını yumruklayınca, ortasındaki küçük tahta pencere açılıyor ve adamın teki yüzünü parmaklıklara dayayıp bağırıyor karanlığa:

WAS IST DAAAS!

“Buyur?…” Olaya Fransız kalıyoruz ama belli ki pek hoş gelmemişiz. Biraz ileride bir kulübe daha var. Gidip şansımızı orada deniyoruz: “Tak tak tak!” Yine küçük pencere, yine bir kafa:

Was ist das!?

Vasistas” ne yahu? Şu tuhaf pencereden kafayı çıkartan “vasistas” diyor. “Vasistas penceresi” midir nedir bu?!

Fransız‘ız ya, anlamıyoruz… Zira adamlar Alman. Kendi dillerinde “was ist das?” yani “nedir bu?” diyorlar. Meğer kim olduğumuzu sorarlarmış. Ama artık çok geç…

Bu tip küçük pencerelerin adı Fransızca‘da “vasistas” olarak sabitleniyor ve Türkçe‘ye de aynı şekilde geçiyor.

Vasistas diyen Alman

“Was ist das?” diye soran bir günümüz Alman kadını (temsili).

Günümüzde küçük havalandırma pencereleri için kullandığımız “vasistas” kelimesi, bu yaygın hikayeye göre ilk çıktığında gözetleme pencerelerini anlatıyordu.


Bize “Was ist das, vasistas?” diye soran sevgili okurumuz
Koray Erkan’a teşekkürlerimizle. 🙂