"Masal" NerdenGeliyo?

“Masal” NerdenGeliyo?

Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, develer tellal iken, pireler berber iken, biz anamızın beşiğini tıngır mıngır sallar iken, “masal” diye bir kelime varmış.

Bu sihirli kelime, geceleri çocukları yataklarında ziyaret etmeyi çok severmiş. Hangi çocuk yastığa kafasını koyup bu kelimeyi duysa, gözlerinin içi parlarmış. Çünkü her masalla yeni dünyalar keşfeder, büyüklerin evrenini en güzel, en eğlenceli şekilde öğrenirmiş: İyiliği, kötülüğü; sevgiyi, nefreti; korkuyu, cesareti; üzüntüyü ve mutluluğu. Ve tüm bu duygularla, değerlerle kendi hayatında ne yapması gerektiğini.

Zira “masal” denen kelime sadece “masal” değilmiş. Çok uzaklardan, Araplar diyarından gelen bu kelimeyi bir açtınız mıydı, içinden başka kelimeler çıkarmış: Mesela emsal… Yani hem “örneğin” anlamındaki “mesela“, hem “örnekler” anlamındaki “emsal“. Sonra “benzeyen“, “eşdeğer” olan “misil“, benzerini gösteren “temsil“, benzeten “mümessil” ve bir de “temsil eden“; bir şeyin “model“i, “heykel“i olan “timsal“.

Aslında tüm bu kelimeler kardeşmiş çünkü hepsinin annesi aynı kelimeymiş: Masal ve kardeşlerinden çok daha önce doğmuş, çok daha eski zamanlardan, Akatça diye yaşlı mı yaşlı bir dilden gelen “maşalu” kelimesi. Anlamı da ne olsa beğenirsiniz? “Benzeme”nin ta kendisi!

Kıssadan hisse: Hiçbir kelime göründüğü kadar basit değilmiş! Etrafımızdaki pek çok kelime, biz bilmesek de aslında birbirleriyle kardeşmiş. Hadi şimdi tatlı rüyalar kuzucuklar! 🌜✨


*Bize “emsal” diyerek “masal” anlattıran okurumuz @devrimche7’ye teşekkürlerimizle.