“Kibar” NerdenGeliyo?

“Büyüklük bizde kalsın” diye bir laf vardır ya hani, tartışmada alttan alanın söylediği… İşte bizim “kibar” da öyle bir şey aslında. Anadilinde “büyükler” demek “kibar”. Arapça “kebir” kelimesi “büyük, yüce” anlamına geliyor, “kibar” da onun çoğulu. Türkçede tekilleşmiş.

Yani özünde yücelik, seçkinlik fikri var “kibar”ın. Geçmişte işlediğimiz Batılı “centilmen”in arkasında da “nezaket “, “soyluluk” hatta “gen”ler vardı hatırlarsanız. Acaba eski devirlerde kibarlık biraz sınıfsal bir durum muymuş neymiş?

Ama günümüzde bu karakter özelliği “büyüklük”ten ziyade “vur ensesine, al ağzından lokmayı” olarak da okunabiliyor gayet… Ne de olsa devrimiz “kibar”dan ziyade “kibir” devri. Bakın o da aynı kökten geliyor ama, tek bir harf nelere kadir: “Büyüklük taslama” anlamına geliyor “kibir”. Cüssesini gizleyen “kibar”ın tam tersi.

Tüm bu kelimelerin izini, ölü dil Akatçada “güçlü, yüce” anlamına gelen “gabru” kelimesine kadar sürebiliyoruz. “Gabru”dan çıkan bir diğer kol da, bizlere “cabbar” ve “cebir” kardeşleri vermiş! Sizi “cebren” sayfamızın en en başlarına sürükleyebilirsek, orada çözülmeyi bekleyen “cebir”i görebilirsiniz.

Kibar, kebir, kibir; bir de cabbar ve cebir… Bugünün beş benzemezi de bunlar oldu. Tipleri andırıyor da huyları türlü türlü! 😉💪🏻🤴🏻👸🏻

*Bize kibar bir soruyla gelen okurumuz @tubasbal ve anketseverlerimize teşekkürlerimizle!
**Görsel: Modern dünyanın gelmiş geçmiş en kibar toplaşmalarından biri: 1927’de Brüksel’de düzenlenen Solvay Konferansı’ndan bir kare.