“Beklenti” NerdenGeliyo?

“Yılbaşı dediğimiz şeyden mucize falan beklememeli… Dünya’nın Güneş etrafındaki turunda sıradan bir gün sonuçta.”

Her yıl illa bir aynştayn bunu hatırlatıp tat kaçırır di mi… 2017 bizi daha başladığı gün ezip, üstümüzden TIR gibi geçmiş ama 2018’den bir şey beklemek de boş, öyle mi? Ya bırak allasen… Maksat umut, yeni yıl bahane.

Bir yıla sığan umutlarımıza “hayal”den ziyade “beklenti” deriz. “Hayal” nispeten fazla zaman, şans, değişim isterken, “beklenti” daha bir gerçekçi, daha erişilebilir değil mi?

Fakat beklentiyi öylece beklersek, bir bakmışız “yeni” yıl “geçen” yıl olmuş, “beklenti”miz de “hayal”. Zira “beklenti” aslında pasif, edilgen bir kavram değil:
Türkiye Türkçesine ait bu kelime Orta Asya’dan, Eski Türkçe “bek” kelimesinden gelmiş. Bu sıfat ve “berk”, “pek” gibi türevleri “katı, sağlam, sert” anlamına geliyor (bkz: pekiştirmek). Haliyle “bek-lemek” temelde bir şeyi “sağlamlaştırmak”, “korumak” demek. Bunun için bekleyene “bek-çi” denmiş.

“Beklenti”nin “beklenen şey” olduğunu biliriz. Ama nasıl bekleyeceğiz? Kelimenin kökü “koruyarak” diyor. Demek ki beklentimiz kariyerse, iş ahlakımızı, insan ilişkilerimizi korumamız lazım. Aşk ise beklenti, mesela sevme kabiliyetimizi korumalıyız, lazım olur. “Para” bekliyorsak, mantıken onu çarçur etmemeliyiz. “Sağlık” mı? Onun için neyi korumamız gerektiği çok belli.

Bizim hem kendimiz, hem yakınlarımız, hem de siz sevgili okurlarımız için, herkes için 2018’den genel beklentimiz “huzur”. “Huzur NerdenGeliyo”yu okuyanlar hatırlayacaktır ki bu Arapça kelime de “hazır” ile aynı kökten geliyor: Huzurlu bir hayat için, hayata hazır olmak lazım diyor bu defa köken.

Anlayacağınız bizim “huzur beklentisi” bayağı bir emek gerektirecek! Allahtan emek insanı oyalıyor da, hayallerde kaybolmaya zaman bırakmıyor… 2018’de beklentilerinize, hayallerinize sımsıkı yapışmanız, onları bekleyerek, koruyarak gerçekleştirmeniz dileğiyle! ⌛️🎄💪🏼😉⏳