“Arabesk” NerdenGeliyo?

Vueayy vueaay wüeahh! Dümm dümm teketek züm şeketek… Ağlak nağmeler, darbuka, kader, keder, ve jilet. Yurdumuzda 80’lerde tavan yapan “arabesk” müziği ve beraberinde gelen alt kültürü böyle karikatürize edebiliriz. Halbuki “arabesk”te daha ne numaralar var!

Bir kere içindeki “Arap”ı farketmişsinizdir. Özellikle Kuzey Afrika ve Arap Yarımadası’nda yaşayan, en büyük ortak paydaları dil ve din olan, gayet çeşitli toplulukları anlatan bir kelime “Arap”. Asurca, Arapça ve İbranice gibi Sami dillerinde “Batı” (Garp), “çöl”, “göçebe”, “tüccar” gibi pek çok kavramla bağlantılı.* “Arap”a eklenen Fransızca “-esque” eki ise bize “arabesk”i vermiş, yani “Arap tarzı”nı. Haliyle biz “arabesk” dediğimizde Arap tarzı yerli müziği kastediyoruz, “Arap Müziği”ni değil.

Ama “arabesk” aynı zamanda bir sanat tarzı: 9. yüzyıl civarında yükselişte olan İslam geometrisinden çıkıp, kıvrım kıvrım kıvrılarak İspanya’nın Elhamra’sına, İstanbul’un Topkapı’sına, Hindistan’ın Agra Kalesi’ne yayılan bir tarz. İslam’da insan ve hayvan tasvirinin pek yeri olmadığından, Müslüman sanatçılar çiçek, bitki ve çizgi temelli motiflere eğilerek, desen ve hat alanında büyüleyici işler koymuşlar ortaya. Sonra bu zarif çizgilerden hareketle, Batı dansı baleden aşina olduğumuz bir pozun adı bile olmuş “arabesk”. O da bugünkü görselimiz olsun madem.😉 🕌🌱🎶🔪🚬

*Kaynak: en.wikipedia.org/wiki/Arab_(etymology)
**Bize arabesk bir istekle gelen okurumuz @korhanalkan’a ve tüm arabeskçi anketseüwwerlerimize teşekkürlerimizle!